16 Aralık 2017 Cumartesi

Eyvallah

Ağladığım kaçıncı gece bu ?
Sana duyduğum kaçıncı özlem ? 
Mezar oldu bana yazdığım her hece,
Zehir oldu özlediğim gecelerin saniyeleri. 
Özlemez misin sende bizi ? 
Yürürken bu semtin sokaklarında,
Ağlamaz mısın sarıldığımız o köşeye ? 
Senle yürüdüğümüz yollar her bir adımda batmaz mı ayaklarına ? 
Gerçekten, gerçekten de huzurlu musun başkalarında ?
Mesela o sahte kollar sardığında seni,
Hatırlamıyor musun hiç,
Sana sarıldığımda “kemiklerimi kırıcaksın” diyişini?
Okumuyor musun gözlerine yazdığım şiirleri,
Gülüşüne bıraktığım ümitleri,
Sahiden de unuttun mu hayallerimize bile sığdıramadığımız geleceğimizi ? 
Ailenin bana “damat” diyişini duymuyor musun artık ? 
Hadi sen hatırlamıyorsun, 
Gözyaşların da mı hatırlamıyor doğum gününde okuduğum şiiri. 
Eyvallah bizden geçti,
Yaran geçmese de,
Özlemin geçmese de,
Narin öpüşlerin,
Seviyorum diyişlerin,
Gülen gözlerin geçmese de,
Bizden geçti, biliyorum. 
Gel diyemem bana,
Ama gülen gözlerinle gir rüyalarıma. 
Burak Karaçam

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder